celikci
Yeni Üye
Nevmekan Selimiye’deki açılışa katılan Üsküdar Belediye Lideri Hilmi Türkmen, kütüphane ve kafe olarak hizmet veren yerde birinci kere stant açıldığını söylemiş oldu.
Selimiye Kışlası ile Büyük Selimiye Mescidi yakınındaki yerin, 220 yıl evvel kışladaki askerlerin, sonrasındasında ise mescitte çalışan usta, kalfa ve amelelerin gereksinimi için inşa edildiği aktaran Türkmen, şunları kaydetti:
“Tarihi bir yerdeyiz. Bu yer 1960’lara kadar değişik vakit içinderda hamam olarak görevini icra etmiş. ondan sonrasında ne yazık ki bahtına terk edilmiş. Biz Üsküdar Belediyesi olarak, burayı devraldık ve aslına uygun bir biçimde kütüphane haline getirdik. Şu anda burası bir kütüphane, bir kitap kafe ve hem de bir sanat merkezi”
“CAM IŞILDAMAK İÇİN DAİMA BİR niye BULUR”
Cam sanatkarı Yasemin Aslan Bakiri ise belediye tarafınca restore edilen Selimiye Hamamı’nda, tarihi dokuyu nadide yapıtlarla buluşturmanın heyecanını yaşadığını belirterek, “Bu coşku yalnızca beni değil, sizleri de, sanatın epeyce taraflı dünyasının içine çekecek ve sanatın lisanı, renkleri, ışıltısı herkesi aydınlatacak. Tabiattan, beşerden, cihandan ilham alan sanatkarların sanat yapıtlarından süzülerek hayat bulan eserler, günümüz sorunlarına ışık tutarken, aslında hayatın akışını, vaktin döngüsünü ve art planda bize güç veren hiyerarşiyi anlatıyor. Kendine has kimyasıyla cam, ışıldamak için daima bir niye bulur ve ahenkle sizi içine çeker. Hassas, kırılgan, naif, akışkan, saydam derken, camı niteleyen sözcükler uzar gider” değerlendirmesinde bulundu.
Çağdaşlıkla klasik formları bir ortada kullandığını lisana getiren sanatçı, “Cam bir seyahat, motifler ise değişik lisanlar. Lisan, bildiğimiz üzere kültür taşıyıcıları yani yolcu diyebiliriz. Bu lisanı çeviri ederken Osmanlı kaftanlarında günümüzün formlarını kullanırken bilhassa imparatorluğun ihtişamını yansıtmayı istedim” dedi.
Bakiri, vakit zaman yapıtlarının öykü kahramanları üzere canlandığını düşündüğünü vurgulayarak, şunları aktardı:
“Bu tarihi yapıda Billur standı için tasarlayıp ürettiğim rengarenk cam nalınların ayak seslerini tahminen sizler de duyabilirsiniz. Zira sonuçta vakit, yer oyunu ortasındaki bu çağdaş eserler geçmişin izlerini taşımakta. Siz cam deyin, ben uzun bir seyahat. Bu stant sizlere hudutlarımızın ötesinde farklı bir perspektiften tarihe bakma imkanı sunuyor”
Açılışa sanat dünyasından isimler de katıldı. Stant, 29 Mayıs’a kadar ziyaret edilebilecek.
Okumaya devam et...
Selimiye Kışlası ile Büyük Selimiye Mescidi yakınındaki yerin, 220 yıl evvel kışladaki askerlerin, sonrasındasında ise mescitte çalışan usta, kalfa ve amelelerin gereksinimi için inşa edildiği aktaran Türkmen, şunları kaydetti:
“Tarihi bir yerdeyiz. Bu yer 1960’lara kadar değişik vakit içinderda hamam olarak görevini icra etmiş. ondan sonrasında ne yazık ki bahtına terk edilmiş. Biz Üsküdar Belediyesi olarak, burayı devraldık ve aslına uygun bir biçimde kütüphane haline getirdik. Şu anda burası bir kütüphane, bir kitap kafe ve hem de bir sanat merkezi”
“CAM IŞILDAMAK İÇİN DAİMA BİR niye BULUR”
Cam sanatkarı Yasemin Aslan Bakiri ise belediye tarafınca restore edilen Selimiye Hamamı’nda, tarihi dokuyu nadide yapıtlarla buluşturmanın heyecanını yaşadığını belirterek, “Bu coşku yalnızca beni değil, sizleri de, sanatın epeyce taraflı dünyasının içine çekecek ve sanatın lisanı, renkleri, ışıltısı herkesi aydınlatacak. Tabiattan, beşerden, cihandan ilham alan sanatkarların sanat yapıtlarından süzülerek hayat bulan eserler, günümüz sorunlarına ışık tutarken, aslında hayatın akışını, vaktin döngüsünü ve art planda bize güç veren hiyerarşiyi anlatıyor. Kendine has kimyasıyla cam, ışıldamak için daima bir niye bulur ve ahenkle sizi içine çeker. Hassas, kırılgan, naif, akışkan, saydam derken, camı niteleyen sözcükler uzar gider” değerlendirmesinde bulundu.
Çağdaşlıkla klasik formları bir ortada kullandığını lisana getiren sanatçı, “Cam bir seyahat, motifler ise değişik lisanlar. Lisan, bildiğimiz üzere kültür taşıyıcıları yani yolcu diyebiliriz. Bu lisanı çeviri ederken Osmanlı kaftanlarında günümüzün formlarını kullanırken bilhassa imparatorluğun ihtişamını yansıtmayı istedim” dedi.
Bakiri, vakit zaman yapıtlarının öykü kahramanları üzere canlandığını düşündüğünü vurgulayarak, şunları aktardı:
“Bu tarihi yapıda Billur standı için tasarlayıp ürettiğim rengarenk cam nalınların ayak seslerini tahminen sizler de duyabilirsiniz. Zira sonuçta vakit, yer oyunu ortasındaki bu çağdaş eserler geçmişin izlerini taşımakta. Siz cam deyin, ben uzun bir seyahat. Bu stant sizlere hudutlarımızın ötesinde farklı bir perspektiften tarihe bakma imkanı sunuyor”
Açılışa sanat dünyasından isimler de katıldı. Stant, 29 Mayıs’a kadar ziyaret edilebilecek.
Okumaya devam et...