celikci
Yeni Üye
Öğretmenler, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun iptali isteğiyle yeni eğitim-öğretim devrinin başlamasıyla hem okullarda hem alanlarda hareketler yapma sonucu aldı.
Eğitim-İş Sendikası Lideri Kadem Özbay, “Önce işyerlerinde mevzuya afişlerimiz ve kokartlarımızla dikkat çekeceğiz. ‘Her öğretmen uzmandır, uzmanlık evrakımız diplomalarımız, mesleğimiz onurumuzdur’ içerikli bir metni öğretmenler şura toplantısında kayda geçireceğiz. Devamında da merkezi bir hareket niyetimiz var” dedi. Özbay’ın verdiği bilgilere nazaran bu ay sonunda siyasi partilere ziyaretler yapılacak. Öğretmenler, yeni devrin başında yapılacak seminerlerde “Mesleğimiz onurumuzdur” kokartları takacak. Ayrıyeten “Twitter etkinliği” düzenlenecek, öğretmenler heyet toplantısında sendika genel merkezince hazırlanacak metin okunacak ve şura tutanaklarına geçirilecek.
Milli Eğitim Bakanlığı önünde toplanarak açıklama yapacak olan öğretmenler, “Her Öğretmen Uzmandır” kokartları takacak. Kadem Özbay, “Öğretmenler bir meslek kanununa değil, bu meslek kanununa karşıdır. Yani içeriğinde eğitim işçisinin mesleksel, özlük ve ekonomik problemlerine dair hiç bir uygunlaştırıcı atılım barındırmayan ve bilakis öğretmenlerin kazanımlarına saldıran bu meslek kanununa karşıyız” diye konuştu. Ulusal Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in “Sınav yapmazsak öğretmenlerin eğitimden ne aldığını nasıl ölçeriz. Bu ayıp mı” diye sorduğunu anımsatan Özbay, şu biçimde devam etti:
“SINAVLA ÖLÇÜLEMEZ”
“Ayıp olan, aslına bakarsan uzman olan öğretmenlere, uzmanlık sıfatını ve mesleklerini icra etmekten doğan haklarını kurallara, kriterlere, imtihanlara bağlamaktır. Ayıp olan, eğitimci bile değilken Ulusal Eğitim Bakanı olan bir zatın, eğitimcilerin ‘yeterliliklerine’ dair ahkâm kesmeyi kendine hak görmesidir. İçi boş bu yasa da imtihan da üniversitelerinden mezuniyetleri prestijiyle aslına bakarsan alanlarında uzman olan öğretmenlerin yeterliliğini ölçemez.”
“BİZLERDEN ÖZÜR DİLEMELİLER”
Eğitim Sen tarafınca yapılan açıklamada da “Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun öğretmenlerin temel haklarını içermediği ve tersine birfazlaca hak kaybına yol açacağı kısa bir süre ortasında fazlaca daha düzgün anlaşılmıştır. Tam da bu sebeple Öğretmenlik Meslek Kanunu’na, seminer ve imtihan dayatmasına karşı öğretmenler tek ses olmuş ve reaksiyonlarını çığ üzere büyütmüşlerdir” denildi. Açıklamada şu sözler yer aldı: “Öğretmenlik Meslek Kanunu meyyit doğmuştur, iptal edilmelidir. Ellerine yüzlerine bulaştırdıkları seminer ve imtihan süreci, çalışma anlayışlarının ne kadar niteliksiz, özensiz ve sığ olduğunu daha da ortaya çıkarmıştır. Bu süreci yönetenler ‘nazaranvlerinden aflarını istemeli’ ve tüm öğretmenlerden özür dilemelidir.”
Okumaya devam et...
Eğitim-İş Sendikası Lideri Kadem Özbay, “Önce işyerlerinde mevzuya afişlerimiz ve kokartlarımızla dikkat çekeceğiz. ‘Her öğretmen uzmandır, uzmanlık evrakımız diplomalarımız, mesleğimiz onurumuzdur’ içerikli bir metni öğretmenler şura toplantısında kayda geçireceğiz. Devamında da merkezi bir hareket niyetimiz var” dedi. Özbay’ın verdiği bilgilere nazaran bu ay sonunda siyasi partilere ziyaretler yapılacak. Öğretmenler, yeni devrin başında yapılacak seminerlerde “Mesleğimiz onurumuzdur” kokartları takacak. Ayrıyeten “Twitter etkinliği” düzenlenecek, öğretmenler heyet toplantısında sendika genel merkezince hazırlanacak metin okunacak ve şura tutanaklarına geçirilecek.
Milli Eğitim Bakanlığı önünde toplanarak açıklama yapacak olan öğretmenler, “Her Öğretmen Uzmandır” kokartları takacak. Kadem Özbay, “Öğretmenler bir meslek kanununa değil, bu meslek kanununa karşıdır. Yani içeriğinde eğitim işçisinin mesleksel, özlük ve ekonomik problemlerine dair hiç bir uygunlaştırıcı atılım barındırmayan ve bilakis öğretmenlerin kazanımlarına saldıran bu meslek kanununa karşıyız” diye konuştu. Ulusal Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in “Sınav yapmazsak öğretmenlerin eğitimden ne aldığını nasıl ölçeriz. Bu ayıp mı” diye sorduğunu anımsatan Özbay, şu biçimde devam etti:
“SINAVLA ÖLÇÜLEMEZ”
“Ayıp olan, aslına bakarsan uzman olan öğretmenlere, uzmanlık sıfatını ve mesleklerini icra etmekten doğan haklarını kurallara, kriterlere, imtihanlara bağlamaktır. Ayıp olan, eğitimci bile değilken Ulusal Eğitim Bakanı olan bir zatın, eğitimcilerin ‘yeterliliklerine’ dair ahkâm kesmeyi kendine hak görmesidir. İçi boş bu yasa da imtihan da üniversitelerinden mezuniyetleri prestijiyle aslına bakarsan alanlarında uzman olan öğretmenlerin yeterliliğini ölçemez.”
“BİZLERDEN ÖZÜR DİLEMELİLER”
Eğitim Sen tarafınca yapılan açıklamada da “Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun öğretmenlerin temel haklarını içermediği ve tersine birfazlaca hak kaybına yol açacağı kısa bir süre ortasında fazlaca daha düzgün anlaşılmıştır. Tam da bu sebeple Öğretmenlik Meslek Kanunu’na, seminer ve imtihan dayatmasına karşı öğretmenler tek ses olmuş ve reaksiyonlarını çığ üzere büyütmüşlerdir” denildi. Açıklamada şu sözler yer aldı: “Öğretmenlik Meslek Kanunu meyyit doğmuştur, iptal edilmelidir. Ellerine yüzlerine bulaştırdıkları seminer ve imtihan süreci, çalışma anlayışlarının ne kadar niteliksiz, özensiz ve sığ olduğunu daha da ortaya çıkarmıştır. Bu süreci yönetenler ‘nazaranvlerinden aflarını istemeli’ ve tüm öğretmenlerden özür dilemelidir.”
Okumaya devam et...