KimDemis
Aktif Üye
Türkiye’nin değerli tarihi, turistik ve inanç yerlerinden, yerli ve yabancı binlerce turistin ziyaret ettiği, UNESCO Dünya Miras Süreksiz Listesi’nde yer alan, Trabzon’un Maçka ilçesi Karadağ eteklerindeki Sümela Manastırı’nda; 2016 yılının Şubat ayında onarım, etraf düzenlemesi, kayalıkların jeolojik ve jeoteknik bakımdan araştırılması ve güçlendirilmesi projesi başlatıldı.
Kaya düşme riskine karşı yamaçtaki riskli kesim ve bloklar düşürülerek ıslah çalışması yapıldı. Endüstriyel dağcılar, taş düşmelerine karşı yamaçları çelik ağlarla örüp, güçlendirdi. Manastır bu süreçte 3 kere sonlu vakit diliminde kısmen ziyarete açıldı.
KAYA DÜŞME TEHLİKESİNE KARŞI ÖNLEM
1 Kasım 2021’de 4’üncü sefer ziyarete kapatılan manastır girişinde tehlike oluşturan 360 tonluk kaya kütlesi, çelik ağ ile bohçalama prosedürüyle yerine sabitlendi lakin kaya blokunda süren risk niçiniyle yeni bir önlemin alınması kararlaştırıldı.
Bunun üzerine manastırın giriş kapısının üzerinde yer alan kaya bloku, 16 metrelik çelik kazıklarla yamaca sabitlendi.
Manastır’da ince onarım kapsamında sızan yüzey suları niçiniyle tahrip olan fresklerde onarıldı.
14 restoratör ve kimyagerden oluşan küme iğneyle kuyu kazar üzere tahlil yaparak, su yollarını değiştirip freskleri onardı. Onarım, etraf düzenlemesi, kayalıkların jeolojik ve jeoteknik bakımdan araştırılması ve güçlendirilmesi projesi tamamlanan manastırın kapıları, 6 yıl daha sonra tüm alanları ile 1 Mayıs’ta ziyaretçilere açıldı.
GİZLİ ALANLAR GÜN YÜZÜNE ÇIKTI
Manastırdaki onarım sırasında gizli yerler da gün yüzüne çıkarıldı.
Ana Kaya Kilisesi’nin sağında yer alan 10 şapel, çan kulesi, misafirhane, keşiş ve öğrenci odaları, mahzen ve gibisi yapılar manastır tarihinde birinci sefer tüm alanlarıyla ziyarete açılmış oldu.
Onarım sırasında keşfedilen bâtın şapele ise ulaşma çalışmaları sürüyor.
Patika yolla ulaşılacak şapel, onarımın akabinde ziyarete açılacak. Demirören Haber Ajansı (DHA) tarafınca görüntülenen gizli yerlerde yerli-yabancı ziyaretçiler ağırlanıyor.
ŞAİR TÜRKÜLERLE KARŞILIYOR
Manastıra gelenler araçlarını otoparka bıraktıktan daha sonra toplu taşıma araçları ile tarihi yerin girişine taşınıyor.
Burada kemençe çalan yöre şairi tarafınca türkülerle karşılanan ziyaretçiler, yeri ahşap kaplı patika yol ve merdivenleri tırmanarak manastıra ulaşıyor. Manastıra girenler dolaştıkları alanlarda hem nazaranvliler tıpkı vakitte kurulan ekranlar aracılığı ile tarihi yapı hakkında bilgilendiriliyor.
‘TARİHİ DOKU KORUNMUŞ’
Manastırı ziyarete gelen Gamze Pelin Atalay, “Çok eski halini de hatırlıyorum. 10 evvel de gelmiştim buraya. O günden bu vakte kadar bakıldığında fazlaca değişiklik olmuş. Yeni odalar ziyaretçilere açılmış. Evvelden daha dar bir alan içerisinde seyahatimizi sonlandırıyorduk.
Gezebildiğimiz alan nereden baksanız eskiye nazaran 5 katına çıktı. Tarihi doku da korunmuş” dedi.
İstanbul’dan manastırı görmeye gelen Kani Çolak da “Ben en son 8 yıl evvel manastıra gelmiştim. Çok hoş değişiklikler olmuş. Çok hoş bir atmosferi var buranın. Çok daha inançlı bir hale getirilip fazlaca daha geniş alanı ziyaret etme fırsatı sunmuşlar” diye konuştu.
Alican Demir ise “Gezmek için fazlaca alanımız açıldı. Fresklerin üzeri kapalıydı. Artık onları da açtılar. Freskleri görme fırsatımız oldu” dedi.
SÜMELA MANASTIRI
Yaklaşık 300 metre yükseklikteki ormanda kayaların oyulmasıyla yapılan Sümela Manastırı, halk içinde ‘Meryem Ana’ ismiyle da biliniyor.
Hakkında çeşitli rivayetler de bulunan ve kuruluşu bilimsel bilgilere göre, 13’üncü yüzyıla uzanan tarihi manastırda, hizmet üniteleri, misafirhane, mutfak ve ayazmanın haricinde toplam 72 oda bulunuyor.
İşte Tarihi Sümela Manastırı’nın onarım çalışmaları ve son halinden imajlar…
Kaya düşme riskine karşı yamaçtaki riskli kesim ve bloklar düşürülerek ıslah çalışması yapıldı. Endüstriyel dağcılar, taş düşmelerine karşı yamaçları çelik ağlarla örüp, güçlendirdi. Manastır bu süreçte 3 kere sonlu vakit diliminde kısmen ziyarete açıldı.
KAYA DÜŞME TEHLİKESİNE KARŞI ÖNLEM
1 Kasım 2021’de 4’üncü sefer ziyarete kapatılan manastır girişinde tehlike oluşturan 360 tonluk kaya kütlesi, çelik ağ ile bohçalama prosedürüyle yerine sabitlendi lakin kaya blokunda süren risk niçiniyle yeni bir önlemin alınması kararlaştırıldı.
Bunun üzerine manastırın giriş kapısının üzerinde yer alan kaya bloku, 16 metrelik çelik kazıklarla yamaca sabitlendi.
Manastır’da ince onarım kapsamında sızan yüzey suları niçiniyle tahrip olan fresklerde onarıldı.
14 restoratör ve kimyagerden oluşan küme iğneyle kuyu kazar üzere tahlil yaparak, su yollarını değiştirip freskleri onardı. Onarım, etraf düzenlemesi, kayalıkların jeolojik ve jeoteknik bakımdan araştırılması ve güçlendirilmesi projesi tamamlanan manastırın kapıları, 6 yıl daha sonra tüm alanları ile 1 Mayıs’ta ziyaretçilere açıldı.
GİZLİ ALANLAR GÜN YÜZÜNE ÇIKTI
Manastırdaki onarım sırasında gizli yerler da gün yüzüne çıkarıldı.
Ana Kaya Kilisesi’nin sağında yer alan 10 şapel, çan kulesi, misafirhane, keşiş ve öğrenci odaları, mahzen ve gibisi yapılar manastır tarihinde birinci sefer tüm alanlarıyla ziyarete açılmış oldu.
Onarım sırasında keşfedilen bâtın şapele ise ulaşma çalışmaları sürüyor.
Patika yolla ulaşılacak şapel, onarımın akabinde ziyarete açılacak. Demirören Haber Ajansı (DHA) tarafınca görüntülenen gizli yerlerde yerli-yabancı ziyaretçiler ağırlanıyor.
ŞAİR TÜRKÜLERLE KARŞILIYOR
Manastıra gelenler araçlarını otoparka bıraktıktan daha sonra toplu taşıma araçları ile tarihi yerin girişine taşınıyor.
Burada kemençe çalan yöre şairi tarafınca türkülerle karşılanan ziyaretçiler, yeri ahşap kaplı patika yol ve merdivenleri tırmanarak manastıra ulaşıyor. Manastıra girenler dolaştıkları alanlarda hem nazaranvliler tıpkı vakitte kurulan ekranlar aracılığı ile tarihi yapı hakkında bilgilendiriliyor.
‘TARİHİ DOKU KORUNMUŞ’
Manastırı ziyarete gelen Gamze Pelin Atalay, “Çok eski halini de hatırlıyorum. 10 evvel de gelmiştim buraya. O günden bu vakte kadar bakıldığında fazlaca değişiklik olmuş. Yeni odalar ziyaretçilere açılmış. Evvelden daha dar bir alan içerisinde seyahatimizi sonlandırıyorduk.
Gezebildiğimiz alan nereden baksanız eskiye nazaran 5 katına çıktı. Tarihi doku da korunmuş” dedi.
İstanbul’dan manastırı görmeye gelen Kani Çolak da “Ben en son 8 yıl evvel manastıra gelmiştim. Çok hoş değişiklikler olmuş. Çok hoş bir atmosferi var buranın. Çok daha inançlı bir hale getirilip fazlaca daha geniş alanı ziyaret etme fırsatı sunmuşlar” diye konuştu.
Alican Demir ise “Gezmek için fazlaca alanımız açıldı. Fresklerin üzeri kapalıydı. Artık onları da açtılar. Freskleri görme fırsatımız oldu” dedi.
SÜMELA MANASTIRI
Yaklaşık 300 metre yükseklikteki ormanda kayaların oyulmasıyla yapılan Sümela Manastırı, halk içinde ‘Meryem Ana’ ismiyle da biliniyor.
Hakkında çeşitli rivayetler de bulunan ve kuruluşu bilimsel bilgilere göre, 13’üncü yüzyıla uzanan tarihi manastırda, hizmet üniteleri, misafirhane, mutfak ve ayazmanın haricinde toplam 72 oda bulunuyor.
İşte Tarihi Sümela Manastırı’nın onarım çalışmaları ve son halinden imajlar…