mudhaber
Aktif Üye
Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığı’nın Türkiye Aile Yapısı Araştırması’nın 2021 neticelerina göre, en kıymetli boşanma sebebi, yüzde 32,2 ile eşin sorumsuz ve ilgisiz davranması oldu.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamaya bakılırsa; Türkiye İstatistik Kurumu Başkanlığı ile iş birliğinde Türkiye’de ailelerin şimdiki durumunu incelemek, hane halkı özellikleri, evlilik, doğurganlık eğilimleri, jenerasyonlar ortası dayanışma, çocuk algısı, aile içi bağlantılar, komşuluk ve akrabalık bağlantıları, aile fertlerinin birlikte vakit geçirme rutinleri, aile içi karar alma düzenekleri ve iş kısmı üzere aile hayatına ait bilgiler edinmeyi amaçlayan ve Resmi İstatistik Programı kapsamında 5 yılda bir gerçekleştirilen Türkiye Aile Yapısı Araştırması, amaç kitle ve içerik açısından Türkiye’de aile yapısına ait gerçekleştirilen en kapsamlı toplumsal araştırma olarak kabul ediliyor.
BİRİNCİSİ 2006 YILINDA YAPILDI
Türkiye’de aile yapısını incelemek üzere birinci vakit içinderda 2006 yılında yapılan Türkiye Aile Yapısı Araştırması, 2011 ve 2016 senelerında da yenidenlandı. 2006 yılında 12 bin 208 hanede 48 bin ferde ait demografik bilgi alındı ve 18 yaş üstü yaklaşık 25 bin bireyle görüşüldü. Araştırma raporu Türkçe, İngilizce, Arapça olarak hazırlandı ve kamuoyu ile paylaşıldı.
2011 yılında, 12 bin hanede 44 bin ferde ait demografik bilgi alındı, 18 yaş üstü 23 bin bireyle görüşüldü. 2016 araştırmasında ise Türkiye genelinde 17 bin haneye gidildi. Bu hanelerde yaşayan 15 yaş ve üstü 35 bin 400 bireyle görüşüldü ve rapor kamuoyu ile paylaşıldı.
EN BÜYÜK SEBEP ‘SORUMSUZLUK VE İLGİSİZLİK’
2021 yılında 4’üncüsü gerçekleştirilen araştırma kapsamında 81 vilayette 19 bin 430 hane ziyaret edildi ve bu hanelerde yaşayan 15 yaş ve üzeri 42 bin 46 kişi ile görüşüldü. Bu bireylerin evlenme/boşanma ve çocuk algısı, aile içi bağları, komşuluk ve akrabalık münasebetleri, aileyle birlikte yapılan faaliyetler, aile içi karar alma ve iş kısmı üzere konularda kıymetlendirme ve algıları derlendi.
2021 ön bulguları ve 2016 yılı sonuçları karşılaştırılmalı olarak bakıldığında, 2021de birinci evliliklerin yüzde 36,9u 20-24 yaş aralığında gerçekleşti, 2016 araştırma neticelerinda ise bu oran yüzde 37,5ti. Buna göre, 20-24 yaşında birinci evliliklerini gerçekleştirenlerin oranında azalma görüldü. 2021 araştırmasına katılanlar, erkekler ve bayanlar için uygun görülen birinci evlenme yaş aralığını sıklıkla 25-29 yaş olarak belirtti.
2016 ile 2021 yılı karşılaştırıldığında bayanlar için uygun görülen birinci evlenme yaşının, 20-24 yaş aralığından 25-29 yaş aralığına çıktığı gözlendi. 2021 neticelerina bakılırsa, en az bir kere boşanmış bireylerin en değerli boşanma sebebi, yüzde 32,2 ile eşin sorumsuz ve ilgisiz davranması oldu.
YÜZDE 30,7’Sİ YAŞLANINCA KONUTTA BAKIM HİZMETİ İSTİYOR
2021 araştırmasına katılan şahısların kendilerine bakamayacak kadar yaşlandıklarındaki tercihleri incelendiğinde bireylerin yüzde 30,7’si konutta bakım hizmeti almak isteyeceğini tabir ederken; 2016 yılında bu hizmeti almak isteyeceğini belirtenlerin oranı ise yüzde 29,4’tü. 2016 ve 2021 sonuçları karşılaştırıldığında konutta bakım hizmeti alma tercihinde artış olduğu belirlendi.
Öte yandan, 2021 yılı çalışmasına katılanlardan bayanın çalışma hayatına ve toplumsal hayata katkı sağlamasının bedelli olduğunu düşünenlerin oranı yüzde 82,6 oldu. Ön raporu tamamlanan Türkiye Aile Yapısı Araştırmasının ayrıntılı sonuç raporu bu yıl içerisinde hazırlanıp kamuoyu ile paylaşılacak. (DHA)
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamaya bakılırsa; Türkiye İstatistik Kurumu Başkanlığı ile iş birliğinde Türkiye’de ailelerin şimdiki durumunu incelemek, hane halkı özellikleri, evlilik, doğurganlık eğilimleri, jenerasyonlar ortası dayanışma, çocuk algısı, aile içi bağlantılar, komşuluk ve akrabalık bağlantıları, aile fertlerinin birlikte vakit geçirme rutinleri, aile içi karar alma düzenekleri ve iş kısmı üzere aile hayatına ait bilgiler edinmeyi amaçlayan ve Resmi İstatistik Programı kapsamında 5 yılda bir gerçekleştirilen Türkiye Aile Yapısı Araştırması, amaç kitle ve içerik açısından Türkiye’de aile yapısına ait gerçekleştirilen en kapsamlı toplumsal araştırma olarak kabul ediliyor.
BİRİNCİSİ 2006 YILINDA YAPILDI
Türkiye’de aile yapısını incelemek üzere birinci vakit içinderda 2006 yılında yapılan Türkiye Aile Yapısı Araştırması, 2011 ve 2016 senelerında da yenidenlandı. 2006 yılında 12 bin 208 hanede 48 bin ferde ait demografik bilgi alındı ve 18 yaş üstü yaklaşık 25 bin bireyle görüşüldü. Araştırma raporu Türkçe, İngilizce, Arapça olarak hazırlandı ve kamuoyu ile paylaşıldı.
2011 yılında, 12 bin hanede 44 bin ferde ait demografik bilgi alındı, 18 yaş üstü 23 bin bireyle görüşüldü. 2016 araştırmasında ise Türkiye genelinde 17 bin haneye gidildi. Bu hanelerde yaşayan 15 yaş ve üstü 35 bin 400 bireyle görüşüldü ve rapor kamuoyu ile paylaşıldı.
EN BÜYÜK SEBEP ‘SORUMSUZLUK VE İLGİSİZLİK’
2021 yılında 4’üncüsü gerçekleştirilen araştırma kapsamında 81 vilayette 19 bin 430 hane ziyaret edildi ve bu hanelerde yaşayan 15 yaş ve üzeri 42 bin 46 kişi ile görüşüldü. Bu bireylerin evlenme/boşanma ve çocuk algısı, aile içi bağları, komşuluk ve akrabalık münasebetleri, aileyle birlikte yapılan faaliyetler, aile içi karar alma ve iş kısmı üzere konularda kıymetlendirme ve algıları derlendi.
2021 ön bulguları ve 2016 yılı sonuçları karşılaştırılmalı olarak bakıldığında, 2021de birinci evliliklerin yüzde 36,9u 20-24 yaş aralığında gerçekleşti, 2016 araştırma neticelerinda ise bu oran yüzde 37,5ti. Buna göre, 20-24 yaşında birinci evliliklerini gerçekleştirenlerin oranında azalma görüldü. 2021 araştırmasına katılanlar, erkekler ve bayanlar için uygun görülen birinci evlenme yaş aralığını sıklıkla 25-29 yaş olarak belirtti.
2016 ile 2021 yılı karşılaştırıldığında bayanlar için uygun görülen birinci evlenme yaşının, 20-24 yaş aralığından 25-29 yaş aralığına çıktığı gözlendi. 2021 neticelerina bakılırsa, en az bir kere boşanmış bireylerin en değerli boşanma sebebi, yüzde 32,2 ile eşin sorumsuz ve ilgisiz davranması oldu.
YÜZDE 30,7’Sİ YAŞLANINCA KONUTTA BAKIM HİZMETİ İSTİYOR
2021 araştırmasına katılan şahısların kendilerine bakamayacak kadar yaşlandıklarındaki tercihleri incelendiğinde bireylerin yüzde 30,7’si konutta bakım hizmeti almak isteyeceğini tabir ederken; 2016 yılında bu hizmeti almak isteyeceğini belirtenlerin oranı ise yüzde 29,4’tü. 2016 ve 2021 sonuçları karşılaştırıldığında konutta bakım hizmeti alma tercihinde artış olduğu belirlendi.
Öte yandan, 2021 yılı çalışmasına katılanlardan bayanın çalışma hayatına ve toplumsal hayata katkı sağlamasının bedelli olduğunu düşünenlerin oranı yüzde 82,6 oldu. Ön raporu tamamlanan Türkiye Aile Yapısı Araştırmasının ayrıntılı sonuç raporu bu yıl içerisinde hazırlanıp kamuoyu ile paylaşılacak. (DHA)