BOTR
Yeni Üye
Project Syndicate’te kaleme aldığı yazısına Aralık ayı sonunda 2022’nin 2021’den daha güç olabileceğini lisana getirdiğini hatırlatarak başlayan Roubini, o günlerde görünen yüksek enflasyon görünümünün jeopolitik hususların da eklenmesi ile daha da meçhul bir görünüme niye olacağını söylemiş oldu.
Rusya’nın Ukrayna’da giriştiği harekatın öncesindeki 2 aylık diplomatik süreci “dur-kalk” olarak niteleyen Roubini, Kremlin’in mevzunun müzakeresindeki birtakım hallerini berbat niyetli olarak kıymetlendirdi.
Yaşanan gelişmelerin akabinde ekonomik ve finansal sonuçlara odaklanılması gerektiğini belirten ünlü ekonomist; Çin, Rusya, İran ve Kuzey Kore’nin İkinci Dünya Savaşı’ndan daha sonra Batı ve ABD öncülüğünde kurulan müesses nizama meydan okuduklarını söz etti. Girilen süreçte bölgesel ölçekte gelişmelerin iktisadi ve finansal tesirlerinin geniş çaplılığına dikkat çeken Roubini, ana aktör ülkelerin içindeki rekabetin daha fazla alana ve coğrafyaya yayılmasının bir daha sonraki basamak olduğunu söylemiş oldu.
Ukrayna’da yaşananlar öncesindeki misal bölgesel gerginliklerin dikkate alınmamasının, piyasalar perspektifi dahil yanlışlı olduğuna vurgu yapan Nouriel Roubini, Birinci Dünya Savaşı öncesinde de global bir çatışmanın geldiğinin görülmediğini hatırlattı. Global bir stagflasyonun kapıda olduğunu ve Fed başta olmak üzere “yumuşak iniş” hesabında olanların, Ukrayna sıkıntısının büyümeyi uzun müddet baskılayıcı devasa tesirini göz gerisi ettiğini belirtti.
“Yaptırımların negatif tesiri gelişen ülkelere ve ABD’ye sıçrayabilir”
Roubini, pay senedi varlıklarında %10-20 civarında düşüşlerin, petrol başta olmak üzere emtiada yükselişlerin ve altın ile İsviçre Frangı’na ilginin artacağını varsayım edildiği üzere “açık” diye nitelerken, hanehalkının fiyat artışları karşısında harcamaktan kaçınmak zorunda kalacağını öngördü. Ayrıyeten Rusya’ya uygulanacak yaptırımların başta yalnızca Rusya’yı negatif tesirler üzere görünse de ardından Avrupa’dan başlayarak Gelişmekte Olan Ülkeler ve hatta ABD’ye sıçrayacağını düşündüğünü tabir etti.
Hükümetlerin ve merkez bankalarının yüklerinin ağır, kusur hisselerinin hayli düşük olduğunu söyleyen ünlü ekonomist, çabucak hemen başlangıç seviyesinde deneyimlediğimiz sürecin yeni bir alışıldık sayfa niteliğinde olduğu lisana getirirken kırılgan biçimdeki global iktisat ve istikrarları etkilemede bu kadarla yetinmemesinin yüksek ihtimal olduğunu belirtti.
Rusya’nın Ukrayna’da giriştiği harekatın öncesindeki 2 aylık diplomatik süreci “dur-kalk” olarak niteleyen Roubini, Kremlin’in mevzunun müzakeresindeki birtakım hallerini berbat niyetli olarak kıymetlendirdi.
Yaşanan gelişmelerin akabinde ekonomik ve finansal sonuçlara odaklanılması gerektiğini belirten ünlü ekonomist; Çin, Rusya, İran ve Kuzey Kore’nin İkinci Dünya Savaşı’ndan daha sonra Batı ve ABD öncülüğünde kurulan müesses nizama meydan okuduklarını söz etti. Girilen süreçte bölgesel ölçekte gelişmelerin iktisadi ve finansal tesirlerinin geniş çaplılığına dikkat çeken Roubini, ana aktör ülkelerin içindeki rekabetin daha fazla alana ve coğrafyaya yayılmasının bir daha sonraki basamak olduğunu söylemiş oldu.
Ukrayna’da yaşananlar öncesindeki misal bölgesel gerginliklerin dikkate alınmamasının, piyasalar perspektifi dahil yanlışlı olduğuna vurgu yapan Nouriel Roubini, Birinci Dünya Savaşı öncesinde de global bir çatışmanın geldiğinin görülmediğini hatırlattı. Global bir stagflasyonun kapıda olduğunu ve Fed başta olmak üzere “yumuşak iniş” hesabında olanların, Ukrayna sıkıntısının büyümeyi uzun müddet baskılayıcı devasa tesirini göz gerisi ettiğini belirtti.
“Yaptırımların negatif tesiri gelişen ülkelere ve ABD’ye sıçrayabilir”
Roubini, pay senedi varlıklarında %10-20 civarında düşüşlerin, petrol başta olmak üzere emtiada yükselişlerin ve altın ile İsviçre Frangı’na ilginin artacağını varsayım edildiği üzere “açık” diye nitelerken, hanehalkının fiyat artışları karşısında harcamaktan kaçınmak zorunda kalacağını öngördü. Ayrıyeten Rusya’ya uygulanacak yaptırımların başta yalnızca Rusya’yı negatif tesirler üzere görünse de ardından Avrupa’dan başlayarak Gelişmekte Olan Ülkeler ve hatta ABD’ye sıçrayacağını düşündüğünü tabir etti.
Hükümetlerin ve merkez bankalarının yüklerinin ağır, kusur hisselerinin hayli düşük olduğunu söyleyen ünlü ekonomist, çabucak hemen başlangıç seviyesinde deneyimlediğimiz sürecin yeni bir alışıldık sayfa niteliğinde olduğu lisana getirirken kırılgan biçimdeki global iktisat ve istikrarları etkilemede bu kadarla yetinmemesinin yüksek ihtimal olduğunu belirtti.