celikci
Yeni Üye
DENİZ ARCAK-ATÖLYEHANE MÜZİKLERİ ‘DERKEN’
Deniz Arcak doksanlı yılların gerçek pop yıldızlarından bir tanesiydi. Caz ve blues müzikleriyle başladığı mesleğine, şimdiki sound’larla yapılmış Türkçe pop ile devam ederken, piyasanın kirlenmesiyle, kalitesizleşmesiyle birlikte kendini biraz geri çekmiş; (ününe ün katacak her şeye sahip bulunmasına, hem ses tıpkı vakitte görünüşündeki hoşluğuna ve içten karakterine karşın) televole dünyasına girmeyi reddederek kendini uygun müziğe adamıştı.
Deniz, yıllardır hayalini kurduğu Deniz Arcak Atölyehane’sinde 2018’den bu yana çalışmalarını yürütüyor; yalnızca vokal performans dersleri vermekle kalmıyor, öğrencileri ve dostları ile hakikat bildiği müziği üretmeyi de sürdürüyor.
Albüm yapmış olmak için albüm yapmıyor Deniz; evvela müziğimize yeni yeteneklerin katılmasını amaçlıyor. Kendi bestelerinden oluşan “Atölyehane Şarkıları” bir albüm serisi. Birinci üç albüm sırasıyla “İlk”, “Ve”, “Şimdi” isimlerini taşıyordu. Serinin dördüncü albümünün ismi ise “Derken”.
Altı müzikten oluşan albümde Deniz, açılışta Akın Eldes’in gitarıyla eşlik ettiği akustik bir rock müziğini seslendiriyor. daha sonraki beş müziğin her birini atölyede yer almış farklı bir isimle birlikte söylüyor. Tamamı ana akımdan uzak, ticari korku gütmeyen müzikler bunlar.
‘Bİ’ MÜZİĞİM VAR! EV’ (THİNGS & RECORDS)
“Bi’ Müziğim Var” ismini taşıyan dayanışmacı ruhlu projenin “Stüdyo” başlıklı birinci albümü 2016 yılında çıkmıştı. Albüme kadar yaşanan iki yıllık süreçte özgün bestesi olan yeni müzisyenler türlü yerlerde buluşuyor, sahneye çıkıyorlardı. Açık sahneler yarış zihniyetinden ve popülizmden uzaktı. Yokluklar ve fedakârlıklar tahtında yapılan aktifliğin mesken sahibi bestekar solist Başak Yavuz, en büyük destekçisi de yakın müzisyen dostu Ceyda Özbaşarel Gülşen. Başak, bu modeli New York’ta öğrenci iken görmüştü.
Birinci albüm daha sonrasında da durmadı iki kafadar; ne krizler, ne de salgınlar bu aktifliklerin önünü kesebildi. Demolar topladılar, fırsat buldukça da toplandılar. Amatör ruhu müdafaayı amaçlayan bu mesaiyi ısrarla sürdürdüler ve bugüne kadar taşıdılar. Artık “Ev” başlıklı ikinci albümlerini yayımladılar. Dokuz müzik müellifinin yer aldığı “Ev”, yapımın pahalılığı ve salgın şartlarına karşı meskende yapılan kayıtlardan oluşuyor.
Memlekette özgün beste yapmayı teşvik eden, yeni müzisyenlerin sahnesini güçlendirmeyi hedefleyen, heveslilerini profesyonel-amatör farkı gözetmeksizin destekleyen Bi’ Müziğim Var! platformu, özgürlükçü bir anlayışla yoluna devam ediyor. Dayanak olmayı sürdürürsek edecek de…
[email protected]
Okumaya devam et...
Deniz Arcak doksanlı yılların gerçek pop yıldızlarından bir tanesiydi. Caz ve blues müzikleriyle başladığı mesleğine, şimdiki sound’larla yapılmış Türkçe pop ile devam ederken, piyasanın kirlenmesiyle, kalitesizleşmesiyle birlikte kendini biraz geri çekmiş; (ününe ün katacak her şeye sahip bulunmasına, hem ses tıpkı vakitte görünüşündeki hoşluğuna ve içten karakterine karşın) televole dünyasına girmeyi reddederek kendini uygun müziğe adamıştı.
Deniz, yıllardır hayalini kurduğu Deniz Arcak Atölyehane’sinde 2018’den bu yana çalışmalarını yürütüyor; yalnızca vokal performans dersleri vermekle kalmıyor, öğrencileri ve dostları ile hakikat bildiği müziği üretmeyi de sürdürüyor.
Albüm yapmış olmak için albüm yapmıyor Deniz; evvela müziğimize yeni yeteneklerin katılmasını amaçlıyor. Kendi bestelerinden oluşan “Atölyehane Şarkıları” bir albüm serisi. Birinci üç albüm sırasıyla “İlk”, “Ve”, “Şimdi” isimlerini taşıyordu. Serinin dördüncü albümünün ismi ise “Derken”.
Altı müzikten oluşan albümde Deniz, açılışta Akın Eldes’in gitarıyla eşlik ettiği akustik bir rock müziğini seslendiriyor. daha sonraki beş müziğin her birini atölyede yer almış farklı bir isimle birlikte söylüyor. Tamamı ana akımdan uzak, ticari korku gütmeyen müzikler bunlar.
‘Bİ’ MÜZİĞİM VAR! EV’ (THİNGS & RECORDS)
“Bi’ Müziğim Var” ismini taşıyan dayanışmacı ruhlu projenin “Stüdyo” başlıklı birinci albümü 2016 yılında çıkmıştı. Albüme kadar yaşanan iki yıllık süreçte özgün bestesi olan yeni müzisyenler türlü yerlerde buluşuyor, sahneye çıkıyorlardı. Açık sahneler yarış zihniyetinden ve popülizmden uzaktı. Yokluklar ve fedakârlıklar tahtında yapılan aktifliğin mesken sahibi bestekar solist Başak Yavuz, en büyük destekçisi de yakın müzisyen dostu Ceyda Özbaşarel Gülşen. Başak, bu modeli New York’ta öğrenci iken görmüştü.
Birinci albüm daha sonrasında da durmadı iki kafadar; ne krizler, ne de salgınlar bu aktifliklerin önünü kesebildi. Demolar topladılar, fırsat buldukça da toplandılar. Amatör ruhu müdafaayı amaçlayan bu mesaiyi ısrarla sürdürdüler ve bugüne kadar taşıdılar. Artık “Ev” başlıklı ikinci albümlerini yayımladılar. Dokuz müzik müellifinin yer aldığı “Ev”, yapımın pahalılığı ve salgın şartlarına karşı meskende yapılan kayıtlardan oluşuyor.
Memlekette özgün beste yapmayı teşvik eden, yeni müzisyenlerin sahnesini güçlendirmeyi hedefleyen, heveslilerini profesyonel-amatör farkı gözetmeksizin destekleyen Bi’ Müziğim Var! platformu, özgürlükçü bir anlayışla yoluna devam ediyor. Dayanak olmayı sürdürürsek edecek de…
[email protected]
Okumaya devam et...