mudhaber
Aktif Üye
Artırımlara reaksiyon olarak elektrik faturasını ödemeyen CHP başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun meskeninin elektriği kesildi. Meskeninde karanlıkta açıklama yapan Kılıçdaroğlu, “Büyük bir toplumsal sarsıntının ortasındayız. Fırtınanın tam gözündeyiz” dedi. Kılıçdaroğlu, ayrıyeten “Eşimle birlikte 1 hafta karanlıkta kalacağız” sözlerini kullandı.
Artırımlara reaksiyon olarak elektrik faturasını ödemeyen CHP başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun meskeninin elektriği kesildi.
“ELEKTRİK DAĞITIM ŞİRKETLERİNİN BÜYÜK BİR KISMININ 5’Lİ ÇETEYE VERDİLER”
Meskende karanlıkta eşi Selvi Kılıçdaroğlu ile birlikte açıklama yapan Kılıçdaroğlu, şunları söylemiş oldu:
* Merhaba, konutumuza güzel geldiniz. Eşimle birlikte sizleri selamlıyoruz.
* Büyük bir toplumsal sarsıntının ortasındayız. Fırtınanın tam gözündeyiz. Saraylı eşkiya holdinglerin cepleri dolacak diye halkın elektrik üzere, besin üzere temel hakları gasp edildi bu ülkede.
* Elektrik dağıtım şirketlerinin büyük bir kısmının 5’li çeteye verdiler. örneğin yalnızca birine bakalım. Cengiz Holding. 8 yılda kamudan tam 2 milyar 295 milyon 311 bin lira kıymetinde 37 farklı elektrik gücü ihalesi almış. Adrese teslim 37 ihale kararı kazandığı milyarlarla halkın mutfağına göz koymuş.
* Sevgili halkım, Cengiz gibiler paralarına para katarken milyonlar faturalarını ödeyemeyecek hale getirildi bu ülkede. Aç gözlü çetelere karşı beşerler epeyce öfkeli. Girdiğimiz bu çağın ismi aslına bakarsanız öfke çağı. Dünya da birebir girdabın ortasında.
* Tüm dünyada güçlü azınlıklar, halkların toplumsal, siyasi ve çevresel refahını baltalıyor. Temel insan hakları gasp ediliyor. Vatandaşlar alıyorlar, alıyorlar, alıyorlar. Servetine servet katıyorlar.
“ZENGİNLER DAHA GÜÇLÜ FAKİRLER DA DAHA FAKİR HALE GETİRİLDİ”
* Sevgili halkım, dünyanın en varlıklı 26 beşerinin serveti, dünya nüfusunun yarısının gelirine eşit. esasen zenginler daha güçlü fakirler da daha fakir hale getirildi.
* Bu zenginler servetlerinin yüzde 1’inin bağışlasalar dünyada okula gidemeyen tüm çocukların eğitim masrafları, birebir vakitte sıhhat hizmetlerinin tümü karşılanır. Benim kavgam, işte bu adaletsiz düzenle.
* Dünyadaki bütün demokratların, adalet peşinde koşanların, demokrasiyi savunanların da bu arbedede omuz omuza vermesi gerekiyor. Zengini daha güçlü, yoksulu daha da yoksullaştıran bu sistem artık miadını doldurdu. Neo liberalizm artık can çekişiyor. Hiç kimse olarak görülenlerin, kolay insanların öfkesine yenilmek üzere neo liberalizm.
* O yüzden imkansız görülen fikirlerin vakti gelmiştir. Günümüzde devletler yoksullaşan vatandaşın temel gereksinimini muhafaza altına almakla yükümlüdür. Bu, millete yatırımdır. 21’inci yüzyılda temel gereksinim harcamalarına masraf gözüyle bakamazsınız. Halkın temel hakları da aç gözlü çetelere, holdinglere bırakılamaz.
* Faturalarını ödeyemeyecek kadar fakirleşmiş, işe, aşa eğitime dahi adil bir biçimde ulaşamayan bir toplumdan refah çıkmaz, dünyada da huzuru olmaz. Temel gereksinimler karşılanırsa adalet, adalettir bu biçimde. Lakin bu biçimde ülkeler kalkınır, refah üretir.
* Devleti yönetenler ülke zenginliğini hakkaniyetli dağıtmak zorundadır. İşte ben bu aç gözlü siyasetçilerin yarattığı adaletsizliğe karşı karanlıktayım. 4 milyona yakın abonenin elektriği kesilmiş Türkiye’de. Onların sesi duyulsun diye bu yola girdim. Bu hareketim bir sivil itaatsizlik daveti değildir. Bu bir direniştir. Bu sizin hakkınızı arama uğraşıdır. Gayretim, ülkenin karanlıkta kalan ailelerine ses olmak içindir. hem de dünyanın tüm demokratlarına çağrımdır.
ERDOĞAN’A SESLENDİ
* Eşimle birlikte 1 hafta karanlıkta kalacağız. Sevgili halkım, adalet için bu ülkede kilometrelerce yol yürüdüm. Halkımın acısını yaşamak için artık karanlıkta oturacağım. Tereddüt ediyor muyum? Asla.
* Son olarak Erdoğan’a buradan sesleniyorum. Elektriğe ve öteki güç kalemlerine yaptığın artırımları derhal geri çek. Elektrikte KDV’yi sıfırla. Toplam geliri minimum fiyattan düşük olan abonelerin elektrik tüketimini güç çekleriyle karşıla.
Artırımlara reaksiyon olarak elektrik faturasını ödemeyen CHP başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun meskeninin elektriği kesildi.
“ELEKTRİK DAĞITIM ŞİRKETLERİNİN BÜYÜK BİR KISMININ 5’Lİ ÇETEYE VERDİLER”
Meskende karanlıkta eşi Selvi Kılıçdaroğlu ile birlikte açıklama yapan Kılıçdaroğlu, şunları söylemiş oldu:
* Merhaba, konutumuza güzel geldiniz. Eşimle birlikte sizleri selamlıyoruz.
* Büyük bir toplumsal sarsıntının ortasındayız. Fırtınanın tam gözündeyiz. Saraylı eşkiya holdinglerin cepleri dolacak diye halkın elektrik üzere, besin üzere temel hakları gasp edildi bu ülkede.
* Elektrik dağıtım şirketlerinin büyük bir kısmının 5’li çeteye verdiler. örneğin yalnızca birine bakalım. Cengiz Holding. 8 yılda kamudan tam 2 milyar 295 milyon 311 bin lira kıymetinde 37 farklı elektrik gücü ihalesi almış. Adrese teslim 37 ihale kararı kazandığı milyarlarla halkın mutfağına göz koymuş.
* Sevgili halkım, Cengiz gibiler paralarına para katarken milyonlar faturalarını ödeyemeyecek hale getirildi bu ülkede. Aç gözlü çetelere karşı beşerler epeyce öfkeli. Girdiğimiz bu çağın ismi aslına bakarsanız öfke çağı. Dünya da birebir girdabın ortasında.
* Tüm dünyada güçlü azınlıklar, halkların toplumsal, siyasi ve çevresel refahını baltalıyor. Temel insan hakları gasp ediliyor. Vatandaşlar alıyorlar, alıyorlar, alıyorlar. Servetine servet katıyorlar.
“ZENGİNLER DAHA GÜÇLÜ FAKİRLER DA DAHA FAKİR HALE GETİRİLDİ”
* Sevgili halkım, dünyanın en varlıklı 26 beşerinin serveti, dünya nüfusunun yarısının gelirine eşit. esasen zenginler daha güçlü fakirler da daha fakir hale getirildi.
* Bu zenginler servetlerinin yüzde 1’inin bağışlasalar dünyada okula gidemeyen tüm çocukların eğitim masrafları, birebir vakitte sıhhat hizmetlerinin tümü karşılanır. Benim kavgam, işte bu adaletsiz düzenle.
* Dünyadaki bütün demokratların, adalet peşinde koşanların, demokrasiyi savunanların da bu arbedede omuz omuza vermesi gerekiyor. Zengini daha güçlü, yoksulu daha da yoksullaştıran bu sistem artık miadını doldurdu. Neo liberalizm artık can çekişiyor. Hiç kimse olarak görülenlerin, kolay insanların öfkesine yenilmek üzere neo liberalizm.
* O yüzden imkansız görülen fikirlerin vakti gelmiştir. Günümüzde devletler yoksullaşan vatandaşın temel gereksinimini muhafaza altına almakla yükümlüdür. Bu, millete yatırımdır. 21’inci yüzyılda temel gereksinim harcamalarına masraf gözüyle bakamazsınız. Halkın temel hakları da aç gözlü çetelere, holdinglere bırakılamaz.
* Faturalarını ödeyemeyecek kadar fakirleşmiş, işe, aşa eğitime dahi adil bir biçimde ulaşamayan bir toplumdan refah çıkmaz, dünyada da huzuru olmaz. Temel gereksinimler karşılanırsa adalet, adalettir bu biçimde. Lakin bu biçimde ülkeler kalkınır, refah üretir.
* Devleti yönetenler ülke zenginliğini hakkaniyetli dağıtmak zorundadır. İşte ben bu aç gözlü siyasetçilerin yarattığı adaletsizliğe karşı karanlıktayım. 4 milyona yakın abonenin elektriği kesilmiş Türkiye’de. Onların sesi duyulsun diye bu yola girdim. Bu hareketim bir sivil itaatsizlik daveti değildir. Bu bir direniştir. Bu sizin hakkınızı arama uğraşıdır. Gayretim, ülkenin karanlıkta kalan ailelerine ses olmak içindir. hem de dünyanın tüm demokratlarına çağrımdır.
ERDOĞAN’A SESLENDİ
* Eşimle birlikte 1 hafta karanlıkta kalacağız. Sevgili halkım, adalet için bu ülkede kilometrelerce yol yürüdüm. Halkımın acısını yaşamak için artık karanlıkta oturacağım. Tereddüt ediyor muyum? Asla.
* Son olarak Erdoğan’a buradan sesleniyorum. Elektriğe ve öteki güç kalemlerine yaptığın artırımları derhal geri çek. Elektrikte KDV’yi sıfırla. Toplam geliri minimum fiyattan düşük olan abonelerin elektrik tüketimini güç çekleriyle karşıla.