mudhaber
Aktif Üye
Diyarbakır Lice’de öldürülen bir bayan teröristin üzerinden çıkan şifreli dokümanların tahliliyle İstanbul Beşiktaş’ta 10 Aralık 2016 günü meydana gelen 40’ı polis, 7’si sivil 47 kişinin şehit olduğu atağın faillerinden biri daha tespit edildi. Kimliği belirlenen Mehmet Ayaz hakkında 48 kere ağırlaştırılmış müebbet mahpus istemiyle iddianame hazırlandı.
İstanbul Beşiktaş’ta 10 Aralık 2016 günü Vodafone Arena’da oynanan maşın akabinde gerçekleştirilen ve 40’ı polis, 7’si sivil 47 kişinin şehit olduğu, 208’i polis 243 kişinin yaralandığı atakla ilgilisi olan bir isim daha tespit edildi.
Saldırıyı gerçekleştiren teröristlere bomba ve mühimmat sağladığı tespit edildikten daha sonra tutuklanan Mehmet Ayaz hakkında “Devletin birliğini ve bütünlüğü bozmak, kişiyi yerine getirdiği kamu misyonu niçiniyle tasarlayarak öldürmek” hatalarından 48 defa ağırlaştırılmış müebbet mahpus istemiyle dava açıldı.
İki yıl evvel Lice kırsalında öldürülen kelamda bölge sorumlusu Dr. Amara kod isimli Müzeyyen Aydınlı’nın üzerinde ele geçirilen hafıza kartındaki şifreli dokümanlarda ismi geçtiği belirlenen ve güvenlik güçlerine teslim olan bir teröristin itiraflarıyla da teşhis edilen Mehmet Ayaz’ın hain patlama öncesi ve daha sonrasında olayı gerçekleştiren teröristlerle irtibatlı olduğu tespit edildi.
Diyarbakır Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, patlamanın faili olarak geçtiğimiz günlerde hakkında dava açılan Kenan Karadeniz’in sanık Mehmet Ayaz hakkındaki sözü de yer aldı.
LİCE, SİVAS, ANKARA, KOCAELİ VE İSTANBUL’A KADAR KEŞİF
Karadeniz tabirinde,
“Mehmet Ayaz’la Lice kırsalındaki Sise Köyü’nde Farkin kod isimli teröristle görüştük. Onun talimatıyla, yol güzergahındaki asker polis noktalarını gözetlemek için Sivas’a gittik. tekrar Sise Köyü’ne dönerek Farkin’e rapor verdik. Farkin bu defa etrafı koli bandıyla sarılı bir kavanozu ben ve Mehmet Ayaz’a verdi.
Kavanozu Ankara’ya 40 kilometre ara kaldığını gösteren karayolları levhasının altına gömmemizi istedi. Biz de kavanozu dediği yere gömdükten daha sonra Diyarbakır’a döndük. Bu kere de Porspi Erhan kod isimli İshak Özçaktu bize soğan yüklü bir kamyonun Diyarbakır’dan yola çıkacağını bizim de bu kamyonu Kocaeli girişinde karşılamamızı söylemiş oldu.
Gidip kamyonu karşıladık ve Mehmet Ayaz ile indirdiğimiz 10 çuvalı Hamit Eryılmaz isimli bireye teslim ettik. Lice’deki üst seviye teröristin talimatıyla bu defa İstanbul’a gittik. Burada Ercan Biç isimli kişinin kiraladığı bir depoda buluştuk ve bize teslim edilen üç poşeti buraya gizleyip Diyarbakır’a geri döndük.
Lice’de bize dikdörtgen formda koli bandıyla sarılı patlayıcılar teslim edildi, bunları Mehmet Ayaz ile bir arada Bağlar’da örgütle işbirliği ortasında olan Ercan Biç’e ilişkin mobilya dükkanına bıraktık. Patlayıcılar yakalanınca ben Suriye’ye kaçtım” dedi.
“ÖRGÜT HİYERARŞİSİ İÇİNDE VERİLEN BUYRUKLARI UYGULADI”
Sanık Mehmet Ayaz’ın gerek ele geçen örgütsel dokümanlar, gerekse yakalanan olayın faili başka sanıkların sözleriyle Beşiktaş patlaması olayında bombaların naklini sağlayan kişi olduğu açıklandı.
İddianamede, patlama öncesi Sivas’a kadar giderek yol üzerinde keşif yaptığı, akabinde Ankara’ya, buradan Kocaeli’ne ve son olarak da patlamanın yaşandığı İstanbul Bahçelievler’de kiralanan depoya kadar giderek örgüt hiyerarşisi ortasında kendisine verilen buyruk ve talimatları harfiyen uyguladığı kaydedildi.
Sanığın 48 sefer ağırlaştırılmış müebbet mahpusla cezalandırılması istendi.
İstanbul Beşiktaş’ta 10 Aralık 2016 günü Vodafone Arena’da oynanan maşın akabinde gerçekleştirilen ve 40’ı polis, 7’si sivil 47 kişinin şehit olduğu, 208’i polis 243 kişinin yaralandığı atakla ilgilisi olan bir isim daha tespit edildi.
Saldırıyı gerçekleştiren teröristlere bomba ve mühimmat sağladığı tespit edildikten daha sonra tutuklanan Mehmet Ayaz hakkında “Devletin birliğini ve bütünlüğü bozmak, kişiyi yerine getirdiği kamu misyonu niçiniyle tasarlayarak öldürmek” hatalarından 48 defa ağırlaştırılmış müebbet mahpus istemiyle dava açıldı.
İki yıl evvel Lice kırsalında öldürülen kelamda bölge sorumlusu Dr. Amara kod isimli Müzeyyen Aydınlı’nın üzerinde ele geçirilen hafıza kartındaki şifreli dokümanlarda ismi geçtiği belirlenen ve güvenlik güçlerine teslim olan bir teröristin itiraflarıyla da teşhis edilen Mehmet Ayaz’ın hain patlama öncesi ve daha sonrasında olayı gerçekleştiren teröristlerle irtibatlı olduğu tespit edildi.
Diyarbakır Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, patlamanın faili olarak geçtiğimiz günlerde hakkında dava açılan Kenan Karadeniz’in sanık Mehmet Ayaz hakkındaki sözü de yer aldı.
LİCE, SİVAS, ANKARA, KOCAELİ VE İSTANBUL’A KADAR KEŞİF
Karadeniz tabirinde,
“Mehmet Ayaz’la Lice kırsalındaki Sise Köyü’nde Farkin kod isimli teröristle görüştük. Onun talimatıyla, yol güzergahındaki asker polis noktalarını gözetlemek için Sivas’a gittik. tekrar Sise Köyü’ne dönerek Farkin’e rapor verdik. Farkin bu defa etrafı koli bandıyla sarılı bir kavanozu ben ve Mehmet Ayaz’a verdi.
Kavanozu Ankara’ya 40 kilometre ara kaldığını gösteren karayolları levhasının altına gömmemizi istedi. Biz de kavanozu dediği yere gömdükten daha sonra Diyarbakır’a döndük. Bu kere de Porspi Erhan kod isimli İshak Özçaktu bize soğan yüklü bir kamyonun Diyarbakır’dan yola çıkacağını bizim de bu kamyonu Kocaeli girişinde karşılamamızı söylemiş oldu.
Gidip kamyonu karşıladık ve Mehmet Ayaz ile indirdiğimiz 10 çuvalı Hamit Eryılmaz isimli bireye teslim ettik. Lice’deki üst seviye teröristin talimatıyla bu defa İstanbul’a gittik. Burada Ercan Biç isimli kişinin kiraladığı bir depoda buluştuk ve bize teslim edilen üç poşeti buraya gizleyip Diyarbakır’a geri döndük.
Lice’de bize dikdörtgen formda koli bandıyla sarılı patlayıcılar teslim edildi, bunları Mehmet Ayaz ile bir arada Bağlar’da örgütle işbirliği ortasında olan Ercan Biç’e ilişkin mobilya dükkanına bıraktık. Patlayıcılar yakalanınca ben Suriye’ye kaçtım” dedi.
“ÖRGÜT HİYERARŞİSİ İÇİNDE VERİLEN BUYRUKLARI UYGULADI”
Sanık Mehmet Ayaz’ın gerek ele geçen örgütsel dokümanlar, gerekse yakalanan olayın faili başka sanıkların sözleriyle Beşiktaş patlaması olayında bombaların naklini sağlayan kişi olduğu açıklandı.
İddianamede, patlama öncesi Sivas’a kadar giderek yol üzerinde keşif yaptığı, akabinde Ankara’ya, buradan Kocaeli’ne ve son olarak da patlamanın yaşandığı İstanbul Bahçelievler’de kiralanan depoya kadar giderek örgüt hiyerarşisi ortasında kendisine verilen buyruk ve talimatları harfiyen uyguladığı kaydedildi.
Sanığın 48 sefer ağırlaştırılmış müebbet mahpusla cezalandırılması istendi.